Fatih Sultan KAR

1922 Yılında Rize

  • 0
  • 0
  • 769

1918 yılında Faik Ahmet Barutçu’nun önderliğinde Trabzon'da neşredilmeye başlanan İstikbal Gazetesi’nde Nüzhet Haşim’in 1-12 Ağustos 1922 tarihlerinde deniz yoluyla Trabzon’dan Rize’ye yaptığı bir geziyi iki bölüm olarak yayımlar.  Rize Mektupları başlıklı yazı Rize sahillerinden, şehrin tabii güzelliğiyle birlikte ekonomik, sosyal ve eğitim hayatından bahsedilmektedir.

TRABZON’DAN RİZE’YE YALI BOYU YOLCULUK

"Rize, 7 Ağustos 1922

Arkadan, oldukça serin bir rüzgâr esiyor. Öyle iken güneş, güverte tentesinin aralıklarından uzanarak insanın ensesini ısırıyor. Karşımda, sahil sıcağın altında mustarip olmuş gibi, kıpırdaşıyor gibi dumanlı ve dalgalı. Trabzon arkada, uzakta kaldı. Güneşin buğusu altında evler seçilemiyor. Bu buğu perde gibi bir şey... Gittikçe koyulaşıyor. Nihayet maveralarda kalıp silinecek. Salıncak sandalyede, başıma dayalı elimdeki gazeteyi okumak istiyorum. Arkadaşım orada bir şeyler söylüyor. Fakat ben başucunda teselli edilen bir hasta gibi, ancak beş dakikada bir mırıldanırcasına ya bir evet yahut da hayır diyorum. Adeta sekrân halindeyim. –“İşte Yomra” –“Hani?” -İşte şu görünen evler. –“Şu bir kaç ev mi?” Delibaş, vurucu halkıyla meşhur Yomra bu, ha! Trabzon'a ne kadar da yakın!

Bu sefer dalmışım; gazete elimden düşmüş, uçmuş bile. Sürmene’nin önünden geçerken arkadaşım omuzumu sarstı, “İşte”, dedi, “Sürmene”. Baktım. Toplu birkaç bina. Sonra yeşil bir sahaya dağılmış yer yer yapılar. Kaymakam Homurgan’da oturuyormuş. Şimdi adı değişmiş, Emirhan olmuş. Elhakk hoş bir ad. Sonra sırasıyla Of, Çıklınar geliyor. Çıklınar ne güzel yer! Büyük güzel yapılar var. Tabiat da burada birdenbire büsbütün güzelleşmiş. Adı da şimdi Sarayköy olmuş.

KUHSER ORMANLARINDAN KESİLEN KUTUKLERİ ÇÜRÜTTÜLER

Az ötesinde Trabzon hududunun bittiği Kalapotomos deresinin açtığı vâdi koyu bir gölge gibi görünüyor. Bu dere düz mecrada akar”. Ruslar işgalleri zamanında Kuhser ormanlarından elli bir kütük kestirmişlerdi. Bunları dereden yalıya indireceklerdi. Ormanlara dinamitle atmağa başladıkları sırada çekilip gittiler. Kesilen ağaçlar bize kalmış. Tabi biz. Biz kütükleri çürüttük. Ahali, "bizim evlerimiz tahrip edildi, İhtiyacımız nispetinde verin de evimizi yapalım" dediler de zamanın memurları vermediler. Çürüttüler.

BALSU DERESİ KALINEROS SUYU

Sonra manzaranın letafetine; uzaktaki Balsu tepesinin koyu yeşil manzarasına daldık. Civarın en nefis suyu bu tepeden çıkıyormuş. Eski adı Kalıneros’muş. Feneri döndük. Koyda, sahile epeyce sokulduktan sonra demirledik. Bir müddet kalktım. İnsanı cevval ve çâlâk yapan bir hava ciğerlerimi doldurdu. Gözlerimin önünde, yeşil, çok yeşil, gayet parlak ve cins cins yeşil bir silsile, o silsilenin önünde, kırmızılı beyazlı yapıların birer çiçek gibi süslediği küçük bir iki tepe. Rü’yet ufkunun bütün plânlarında tnebzûl, nihayet, yemyeşil ağaçlar. Sağımızda, ta uzaklarda güneş batıyor. Orada, içinden aydınlanmış bir buğulu fener camı gibi görünen renk denizin çizgisi üstünde birçok açık, parlak renk var. Fakat önümüz, yeşil, sırt sırta; üst üste yeşil.

RİZE’NİN GÜZELLİKLERİ

GÖKYÜZÜ TAMİR GÖRMEDİ AKIYOR NE OLACAK

Burası için diyorlar ki, senede altı ay gökten, altı ay da ağaç dallarından yağıyormuş. Şu muhakkak ki şehri gezmek için en az Eylüle kadar beklemem lâzım gelecek. Hem buranın yağmuru da bir tuhaf, yağmur. Güneşin ışığında tozlar nasıl uçuşursa ona benzeyen bir serpinti, beş dakikada iliklere kadar işleyen bir nemlilik. Yağmurun bu çeşidi bir müddet devam ediyor. Sonra kısa bir fasıla derken arkasından sicim gibisi boşanıyor. Ben bunu ne bileyim; gelirken ne muşamba, ne şemsiye ne lastik getirdim. Söylerler ki, bir Bektaşi’nin yolu Rize’ye düşmüş sürekli yağan yağmurdan aşırı mertebe sıkılmış. Bir gün biri ile yağmura dair konuşurlarken babanın âleminden istifade etmek isteyen muhatabı kendisinden bu kadar çok yağmur yağışının sebep ve hikmetini sormuş. Baba: “Şu gördüğün kubbenin bunca asırdır tamir gördüğü yok ki... Akıyor, ne olacak, demiş. Onu bunu bilmem, fakat bir şu yağmura, birde şu nihayetsiz yeşilliğe bakıyorum da, burada kök salıp filiz sürerim diye toprağa basmaktan korkuyorum doğrusu.     

RİZE’NİN SEYRİNE DOYULMAZ

 Rize'yi uzaktan vapur güvertesinden temaşa etmeli. Kasabaya giren mutlaka sıkılır ve karşıdan hayran kaldığı güzellik gözünden silinir yahut gözü o güzel görünen toplu manzaranın içinde kaybolurmuş.

Hayır, bu laf doğru değildir. Rize güzel bir kasabadır. Adım başında bir başka güzellik insanı mest ediyor. Gözlerinizi kaldırıyorsunuz; yeşil rengin bütün çeşitleri var ve muhteşem bir surette yükseklere kadar çıkarak ufkunuzu genişletiyor ediyor. Yaradan ezelde nasıl resim etmişse, ebede kadar tazeliğini, parlaklığını öylece muhafaza edecek nefis bir tablo... Aşağılara karşınıza bakınız; İstanbul şairlerinin iştiyakla tahayyül ettikleri efsane güzellikleri görürsünüz. Bu beyaz ve muntazam yuvalar, ağaçların arasında huzur ile yan gelmiş gibidir. Şu önünüzde akan dereden yüksek, koyu gölgeli yeşil vadinin içinden sessizce sızıp geliyor; temiz, berrak akıp gidiyor. Rize o kadar çok güzel, o kadar muhteşem ki, sekiz on fotoğraf camıyla gelen coğrafya muallimi İzzeddin Bey’i tercihen hangisini, hangi taraftan alacağında tereddütte bırakmıştır. Rize iskeleden çıkan bir yabancı yolcunun gözüne görünen kırk elli haneden ibaret değilmiş. Şehrin hududu, iskeleye, sahil boyunda şarka, garba ve dahile doğru bir buçuk saat uzakmış. Sonradan öğrendim; evleri birbirinden en aşağı yüz adım uzak 33 mahallede 3000 den fazla evde 14 küsur bin Rizeli koyu ağaçların arasında yaşıyormuş. Şehirliler, ah köy hayatı diye bayılırlar. Bir Rizeli böyle bir tahassürü asla duymamıştır. Çünkü onun şehrinde tabiatın eli kedi eline yüzde seksen hâkimdir.

RİZELİLERİN ÖLÜLERE ÇOK HÜRMETİ VAR

Şehrin kalabalık, toplu yeri, çarşısı, çiçek hastalığının yer yer bıraktığı çirkin izleri barındırıyor. Rize’de, beş cami ve mescid-i şerif, iki mektep, beş medrese, bir hastane, on iki otel, üç yüz dükkân, iki han, iki resmî daire harabesi bırakarak Ruslar çekilmiş gitmiş. Bu tahribatın bir kısmını şose ve şimendifer yolu açmak için yapmışlar; bir mühim kısmı da Rusların ricalleri esnasında denizden bir torpido ile gelen Ermeni ve Gürcülerin tarafından yakılıp yıkılmış. Sonradan hükümet konağıyla kışla ve pek cüz’ bir kısım hususî yapılar tamir edilmiş. Rizeliler en küçük bir sebeple çam bölmesi gibi bir adamı iki paralık bir kurşunla devirmekten çekinmezlerken, kim bilir neden ölülerine çok hürmetleri var. Adım başında bir mezarlığa, yağmurdan boyası ve yazısı silinmesin için üstlerine hususî bir şekilde saçak yaptırılmış mezar taşlarına rast gelirsiniz. Burada da bayram günleri ahrete göçmüş azizlerin hatıraları canlandırılıyor; başuçlarına tepesi yeşile boyanmış tahtalar koyuyorlar.

RİZE MEYDANDA ŞEYH ALİ SEMERKANDİ TÜRBESİ

Hapishanenin karşısında bir de türbe var. Bu türbe taştan, gayet sağlam, aynı zamanda son derece sade, yalnız uhrevi bir mana ifade eder bir şekildedir. “İçinde Şeyh Ali Semerkandi Hazretleri yatıyor” diyorlar. Lâkin bu zât kimdir? Ne zaman göçmüştür? Uzaklardan gelmiş bir garip mi, yoksa Yavuz Sultan Selim’in fatih askerlerinden mi? Kimse bilmiyor. Türbede de, bir küçük işarete bile rast gelemedim. Yalnız yeşil büyük sanduka, küçük bez parçaları asılı parmaklıklardan bakan gözleri âdemin esrar dolu nihayetsizliğe doğru çekiyor. Muhterem velinin türbesini otuz sene kadar evvel Rize’de mutasarrıflık eden Nasuhi Bey tamir ettirmiş.

RİZE’NİN DERTLERİ

Rize maalesef çok fakirdir. Zaten fakirdi. Ahali, yaratanın onlara verdiği başlı, nihayetsiz ağaçlıklarla örtülmüş dağlık araziden toprağın icap ve tabiiyetine göre istifade edemiyordu. Geçinmek için gurbete çıkıp el memleketlerinde nafakalarını tedarik ediyorlardı. On yaşına gelmiş bir Rizeli erkek, ana yuvasını bırakıp uzaklara gitmeğe mecburdu. Hemen hemen bir tek Rizeli yoktur ki, Batum'u, Sahom’u, Harukof'a, Rostof’u, Tiflis’i görmemiş olsun. Rizeli geçinmek için ya Karadeniz’in çetin, insafsız dalgaları ile boğuşmaya yahut Moskof diyarında zahmetli işler görmeğe mahkûmdu. Çünkü toprakları hububat yetiştiremiyordu. Şehrin şark tarafında yetişen birkaç milyon portakaldan ne çıkar? Arazinin üst tarafı, yüksek dağ tepelerine kadar, hatta odun diye kullanmaya bile yaramayan kızılağaçlar örtmüştür. Arazisi en geniş olan Rizeli ancak 3 ay kendi toprağından kanımı doyurabilir. Hele altı ay kendi mısırını yiyen hoca livada galiba bir iki kişi imiş. Son senelerde ise bu fakir u zaruret artmıştır. Çünkü Rizeliyi doyuran iki yolda kapanmıştır. Evvelâ Rusya'da artık iş kalmamıştır. Saniyen Rize motorlarının işlerine kesat gelmiştir. Rus iskelelerinde müşkülat çekiyorlar; kendi iskelelerimiz arasında taşıyacak yük bulamıyorlar. Bu yüzden zaten asabi mizaçlı olan bu halk, günden güne daha asabileşiyor. Asayişi bozuluyor. Ne kadar yazık? Şu memleketin asla yorulmayan daima neşeli olan, çalışkan çocuklarına bu akıbet yaraşır mı idi: Rize’de yeşil sahilin bir kenarında, etrafımı saran sayısız dilenci çocukları arasında da çirkin yüzünü gösteriyor. Rize, ta 93'te, Batum Ruslara malûm şekilde pek acı, satıldığı zaman liva olmuştur. O zamandan beri buradan kim bilir kaç mutasarrıf paşa geldi geçti. Zannederim kimse, evladı daima yabancı ellere göçen şu memleket, bizzat evladını geçindirebilir mi diye düşünmedi ve bu memleketi tanımadı. Herhalde düşünmemişler tanımamışlardır; hatta son senelere kadar... Öyle olacak ki, 1328'de Trabzon Ziraat Müdüriyeti Rize'ye numune olarak yetiştirilmek üzere bilmem kaç okka kızılağaç tohumu göndermiş. Müdür efendi bilmiyormuş ki, Rize’nin dağı taşı kızılağaçla doludur. Bu hâli görünce, Türkiye’ye asırlardan beri musallat olmuş o dudak büken zihniyete bir defa daha lanet ettim. (İşte bu sıkıntıları bilmeyenlerden milli Mücadelenin, kurtuluşun ve Rize’ye çayı armağan eden cumhuriyetin önemini anlaması beklenemez). 

TAŞLIDERE’DE KÖMÜR MADENİ

Taşlı dere eski ismi Askoroz havalisinde kömür madeni olduğu gibi, neft de vardır. Bundan başka Rize kereste ticaretiyle temayüz edebilir. Çünkü bütün liva dâhilinde değerli ormanlar vardır. Bütün sahil boyunda fındığın âlâsı yetişir. Yüksek taraflarda çay ağaçları dikilse Batum çayı kadar nefis mahsul alınabilir. Mandalina, elma, armut yetiştirilmesine daha fazla ehemmiyet verilirse başarılı olunur.  Halk mutazarrır kalmıştır. Şimdiye kadar hariçte kazanıyordu; fakat şimdiki hâlde bu imkân zail olmuştur. Onlara gösterilecek kazanç yolunu tehalükle takip edeceklerine eminim. Kaç gündür burada, her türlü havadisten mahrum bulunuyorum. Ajanslar gelmiyor çünkü... Geliyor, geliyor ama binde bir. Milli Mücadele sırasında ona canla başla destek olanların haberdar olmaları bir ihtiyaç ve bir hak olduğu düşünüyorum. Maalesef Rize’ye gazete de gelmiyor. Ayda yılda bir gelen eski tarihli bir, nihayet iki İstanbul gazetesinden başka gazete yok.

RİZE İHMAL EDİLMİŞ

Rize’nin havası da, suyu da lâtiftir. Hele suyu, meşhur olduğu kadar nefis ve lezizdir. En ziyade hicrette sıtmalı yerlerde kalmış olanlar mikrobu artırmışlardır. Hazık bir tabip arkadaşımdan işitmiştim: Bir memlekette sıtmayı izale etmek için yegâne çare sıtmalıları tedavi etmektir. Hâlbuki nerede. Nispeten pek az olan Rize’de bile bu çareye tevessül eden kalmamıştır. Hatta halk halâ üzerine bir iki çizgi karalanmış kemik parçalarının kokusundan şifa arıyor. Memlekette doktor yok. Yalnız Abdul Kerim Bey namında, bir zât var ki evvelce uzun müddet Trabzon Sıhhiye Müdürlüğü etmiş. Burada da Sıhhiye Müdürü iken bilâhare istifa eylemiş. Bu memlekette bataklık yokken onları yaratıyoruz. Şurada, liman dairesinin yanından bir dere geçiyor. Sular daire önüne kadar aşmasın için mecranın son mahalline bir duvar çekmişler. Bu suretle iç tarafta bir birikinti kalmış o zaman ne doldurmuşlar, ne de iki metre bir kanal açıp denize akıtmışlar.

Yorum Yap

Yazarın Diğer Yazıları

Rizesporda İz Bırakan Bir Yıldız: Hürrem Bostan

  • 0
  • 0
  • 129

Rizespor Kimsenin Babasının Malı Değil, Bizim Rize Sevdamız Memleket Meselesi

  • 0
  • 0
  • 112

Merhum Başbakan Ahmet Mesut Yılmaz’ın Rize Sevgisi

  • 0
  • 0
  • 54

RİZE’DE DOĞDU ÜLKENİN GURURU OLDU: OLİMPİYAT VE DÜNYA ŞAMPİYONU KAZIM AYVAZ

  • 0
  • 0
  • 77

Rize şehirler arası otobüs taşımacılığı tarihinden notlar

  • 0
  • 0
  • 168

Rize’ye Rusların Getirdiği Buharlı Silindir

  • 1
  • 0
  • 315

Rize Lisesi Hatıraları

  • 0
  • 0
  • 487

Üç Fidanın Anısına Ardeşen Öceli Cihan Alptekincihan Varsa Bana Bir Şey Olmaz

  • 0
  • 0
  • 271

Türk Tiyatrosunda Unutulmaz Çayelili Laz Bakkal Osman Aydın Tolan

  • 0
  • 0
  • 212

Başarılara İmza Atan Çayelili Hemşehrimiz Muhammet Çiftçi

  • 0
  • 0
  • 266

Rize’de Çay Ziraatınıa Adanmış Bir Ömür

  • 0
  • 0
  • 1212

Rize Eski Müftüsü Yusuf Karali

  • 0
  • 0
  • 274

Mapavrili Dursun Ali Sarıoğlu

  • 0
  • 0
  • 247

Rize Çayının Tarihinden Kesitler

  • 0
  • 0
  • 309

Üreteni Tüketmek Ve Rize Kitap Fuarı

  • 0
  • 0
  • 354

Rizespor’un Cesar'ı Kalplerde İz Bıraktı

  • 0
  • 0
  • 442

Ardeşen Öceli Cihan Alptekin

  • 0
  • 0
  • 512

Rize Tarihi Çalışmaları Üzerine Bir Söyleşi

  • 0
  • 0
  • 720

Rize’nin Düşman İşgalinden Kurtuluşu Anısına

  • 0
  • 0
  • 452

Cumhuriyetin Rizeye Yansıyan Yüzü

  • 0
  • 0
  • 407

Bir Memleket Sevdalısı Muhittin Türüt

  • 2
  • 0
  • 897

Rizelilerin Derviş Ali’si Memiş Ali Usta

  • 0
  • 0
  • 792

Rizespor Ve Bir Şampiyonluk Hatırası

  • 0
  • 0
  • 548

Galatasaray Spor Kulübü'nün Rize Pazarlı başkanı Sedat Ziya Kantoğlu

  • 0
  • 0
  • 702

Aramızdan Ayrılışının 16. Yılı Anısına

  • 0
  • 0
  • 566

Kimler Geldi Kimler Geçti

  • 0
  • 0
  • 763

Dünya madalya takıyor ya biz

  • 0
  • 0
  • 748

Bu topraklardan bir Cimilli İbo geçti

  • 0
  • 0
  • 952

PFDK Eski Başkanı Karaahmetoğlu Hayatı Kitap Oldu

  • 0
  • 0
  • 958

İçimizden biri halkın sesi Ayhan Alptekin

  • 0
  • 0
  • 1095

RİZE’DEN DÜNYAYA AÇILAN PENCERE: YELKENCİLER

  • 0
  • 0
  • 780

İşte böyle bir adamdır Fehmi Memişoğlu

  • 0
  • 0
  • 931

Rize deyip geçilmez...

  • 1
  • 0
  • 984

Atma türkü geleneğinin atası

  • 0
  • 0
  • 972

Çayelili Ali Fuat Albayrak'ın ardından

  • 0
  • 0
  • 917

Pazarlılar Birliği'nde kitap tanıtımı ve imza günü

  • 0
  • 0
  • 811

Rize çayının tarihinden kesitler

  • 0
  • 0
  • 833

Türk denizcilik tarihinin unutulmaz Rizelisi

  • 0
  • 0
  • 825

Baba Reis Ekrem Orhon'dan anlamlı mektup

  • 0
  • 0
  • 789

Orhan Balta sendikacılık tarihinde iz bıraktı

  • 0
  • 0
  • 855

İkizdereli 'Gezmişoğulları'ndan: Deniz Gezmiş

  • 1
  • 0
  • 1273

Servet Yardımcı: Her şey Rize'de başladı

  • 0
  • 0
  • 681

Karaahmetoğlu'ndan Yardımcı'ya tam destek

  • 0
  • 0
  • 788

Rize İyidere Sarayköylü ölümsüz bir kahraman: Kahraman Kalkavan

  • 0
  • 0
  • 795

Onların da yolu Rizespor'dan geçti

  • 0
  • 0
  • 758

Rize Belediye Eski Başkanı Ziya Çalışır

  • 0
  • 0
  • 788

Rize siyasetinin güçlü hafızası Sami Kumbasar

  • 0
  • 0
  • 878

30 KUPONA ALINMADI BU VATAN KURTULUŞ MUHACİRLİK VE RİZE

  • 0
  • 0
  • 649

Bir kentin ardında kalan! Rize'nin meşhur 'Kara Valisi' Mehmet Hurşıt Akkaya!

  • 0
  • 0
  • 601

En büyük silahı hayal gücü olan bilge bir gezgin: Cemal Gülas

  • 1
  • 0
  • 722

Mapavrili Dursun Ali Sarıoğlu

  • 0
  • 0
  • 827

Ne Söyledim Sana Ne Söyledim Hiç Oralı Olmadın

  • 0
  • 0
  • 806

Kızıldere Katliamının 52. Yılında Ardeşen Öceli Cihan Alptekin

  • 0
  • 0
  • 1630

Milli Mücadelenin Unutulmaz Deniz Kahramanlığı

  • 0
  • 0
  • 721

Bizim Derenun İnsanı Abdurrahim Albayrak

  • 0
  • 0
  • 913

Elleri Kelepçeli Fenerbahçe Başkanı Ve Rize Mebusu

  • 0
  • 0
  • 896

Çayeli Haytefli Sucu Baba

  • 0
  • 0
  • 711

Size Bize Hepimize Yeter Rize'de

  • 0
  • 0
  • 642

NASIL DA ÇAPRPARDI KALPLER ŞENOL BİROL GOL DİYE

  • 0
  • 0
  • 879

SÜLEYMAN KAZMAZ’IN ANILARINDA RİZE’NİN İŞGAL YILLARI

  • 0
  • 0
  • 709

Rizeliler Hep Atasının Yanında Olmuştur

  • 1
  • 0
  • 1612

Rize Eski Valisi Kamil Nezih Okuş

  • 1
  • 0
  • 1464

Bilir misin Hemşehrim Rize’nin Köylerini

  • 0
  • 0
  • 908

Çayeli’nin Eski Adının Çaybaşı Olduğunu Biliyor muydunuz?

  • 0
  • 0
  • 819

Rize İkizdere Gezmişoğullarından Deniz Gezmiş

  • 0
  • 0
  • 1874

Karadeniz'in İncisi Güzellik Mabedi Rize

  • 0
  • 0
  • 676

Onu Dünya Gıpta İle İzliyor Ödüllendiriyor Ya Biz?

  • 0
  • 0
  • 780

1922 Yılında Rize

  • 0
  • 0
  • 769

Pazarspor’un 50. Yıl Etkinliği İstanbul'da Yapıldı

  • 0
  • 0
  • 690

Türk Sanat Müziğinin Yıldızı Yüksel Uzel Vefat Etti

  • 0
  • 0
  • 878

Türkiye'nin İlk Yerli Boya Üreticisi Hayırsever İş Adamı Ahmet Hamdi İshakoğlu

  • 0
  • 0
  • 827

Rize İlinin Yakın Tarihine Dair Hatıralar

  • 0
  • 0
  • 1443

TÜRK SİYASETİNDE AYKIRI BİR PORTRE

  • 0
  • 0
  • 828

BİR KÜLTÜR ABİDESİ TULUMU KONUŞTURAN ADAM: REMZİ BEKAR

  • 0
  • 0
  • 896

ÜLKE YÖNETİMİNDE SÖZ SAHİBİ RİZE PAZARLILAR

  • 0
  • 0
  • 1110

RİZE GÜNLERİ ÜZERİNE

  • 0
  • 0
  • 766

PAZARLILAR BİRLİĞİ DERNEĞİ GENEL KURULU YAPILDI

  • 0
  • 0
  • 909

Vefatının 14. Yılı Anısına (18 Kasım 2009)

  • 0
  • 0
  • 1146

Servet Yardımcı: Rize Hatıralarımızın Şehridir

  • 0
  • 0
  • 958

KAZIM KARTAL’IN RİZE ÇAY TARİHİNE KATKILARI

  • 1
  • 0
  • 1191

KİMLER GELDİ KİMLER GEÇTİ

  • 0
  • 0
  • 1461

Futbol Sahalarının Arap Ahmet’i

  • 0
  • 0
  • 1097

Çamlıhemşin Çinçivalı Murat Karayalçın’ın Anıları

  • 0
  • 0
  • 1015

1946 Yılında Hazırlanan Rize Şehri Kat'i İmar Planı

  • 0
  • 0
  • 1137

RİZE TURİZMİNDE POTANSİYEL VAR

  • 0
  • 0
  • 865

RİZELİ SİYASİLERİN DARBE HATIRALARI

  • 0
  • 0
  • 846

ŞAMPİYON RİZESPOR (1973-74 SEZONU)

  • 0
  • 0
  • 933

Rize Sporundan Bir Yıldız Kaydı

  • 0
  • 0
  • 972

O Artik Çok Sevdi̇ği̇ Ci̇mi̇l’i̇n Topraklarinda

  • 0
  • 0
  • 983

24 SAATTE 24 FUTBOLCU TRANSFER EDEN RİZESPOR’A SELAM OLSUN

  • 0
  • 0
  • 1041

Rize'nin eskimeyen milletvekili Sami Kumbasar

  • 0
  • 0
  • 1478

Nerede o eski bayramlar

  • 0
  • 0
  • 902

Rizespor Süper Lig'de Lobimiz Amatör Kümede

  • 2
  • 1
  • 1020

Dönemine Damgasını Vurmuş Bir İsim

  • 0
  • 0
  • 1197

Dönemine Damgasını Vurmuş Bir İsim Rize Milletvekili TBMM Başkanı Fuat Sirmen

  • 0
  • 0
  • 908

Birlikten kültür doğuyor

  • 0
  • 0
  • 877

Eski İstanbul’un Rizeli Kabadayıları

  • 2
  • 0
  • 12501

Rizespor’un unutulmaz kalecisi Sinan Yenigün

  • 0
  • 0
  • 1098

Tarihinden sayfalar

  • 0
  • 0
  • 883

Yazında doğası, çayı ve insanıyla Rize-2

  • 0
  • 0
  • 945

Rize'nin ünlü futbolcuları

  • 0
  • 0
  • 1316

Yazında doğası, çayı ve insanıyla Rize-1

  • 0
  • 0
  • 812

Rizeli Savcı Yusuf İzzet Akçal ve Şair Nazım Hikmet’in Bursa Cezaevi hatıraları

  • 0
  • 0
  • 989

Memleket Kokulu Sanatçı Emin Yağcı'nın Ardından

  • 0
  • 0
  • 935

19 Mayıs'ta Doğdu Aşkımız

  • 0
  • 0
  • 893

Gol Kralı zeki ve çevik Rizespor'u Oktay Çevik

  • 0
  • 0
  • 938

Rize Malpet'ten futbolun zirvesine baba hakkı istedi Beşiktaşlı oldu ona Arap Ahmet derlerdi

  • 0
  • 0
  • 1034

Rizelilerin hemşerilik teklifini kabulünün 100. Yılı Anısına

  • 0
  • 0
  • 821

Lefter: Rizeliler'i Rize'yi hiç unutmadım

  • 1
  • 1
  • 915

Merhum Başbakan Ahmet Mesut Yılmaz'ın Rize Sevgisi

  • 0
  • 0
  • 907

Çayın Başkentinden Türkiye’nin Başkentine Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz

  • 0
  • 0
  • 801

Rize'nin il oluşunun 99. yıl anısına Lazisatan sancağından Rize vilayetine

  • 0
  • 0
  • 1069

Rize'nin il oluşunun 99. yılı anısına

  • 0
  • 0
  • 1251

Bir Futbol ve Rizespor Emekçisi: Zafer Numan Kanburoğlu

  • 0
  • 0
  • 845

Kurtuluşa yürek koymuş bir Rizeli Mehmet(Ağa) Ekşioğlu

  • 2
  • 0
  • 1355

Türk Ordusuna Rizelilerin Hediyesi: Rize Teyyaresi

  • 0
  • 0
  • 799

Aspetli hayırsever Ali Rıza Mete'nin vefatının 7. yılı anısına

  • 1
  • 0
  • 944

Vekil Olmak/Asıl Kalmak

  • 0
  • 0
  • 812

Laz Ziya, Ziya Kalkavan

  • 1
  • 0
  • 1221

Rize İlinin Bir Lobisi Yok

  • 1
  • 3
  • 1272

Unutulmaz Başhekim

  • 1
  • 0
  • 997

Belediye Bloklarında Sona Yaklaşılıyor

  • 2
  • 0
  • 883

Rize Pazar Tarih Yazar

Rize ilçe ilçe ele alınmalı bir sosyo kültürel envanter çıkarılmalı.....

  • 6
  • 0
  • 1208

Rize Günleri Rize'ye Yakışır Olmalı

  • 3
  • 0
  • 1195

DEĞERLİ SANATKÂR VE GÖNÜL İNSANI ÇAYELİLİ HEMŞEHRİMİZ DURSUN KARACA’NIN ARDINDAN

Bir Çayeli sevdalısı. Bir İstanbul Beyefendisi. Bir cumhuriyet sevdalısı. Eski futbolcu, eski belediye başkan yardımcısı. Kalıcı eserlere imza atmış bir sanatkar ve en önemlisi gönül insanı Dursun Karaca ağabeyimizi kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz.

  • 0
  • 0
  • 123

Vefatının İkinci Yılı Anısına Ahmet Mesut Yılmaz ve Hatıralar

  • 0
  • 0
  • 836

BU TOPRAKLARDAN BİR CİMİLLİ İBO GEÇTİ

  • 0
  • 0
  • 2280

RİZE'NİN KAYBOLAN SEMBOLLERİ

  • 0
  • 0
  • 2276

RİZE’NİN NOSTALJİK DEĞERİ TURİST OTEL VE HATIRALAR

  • 0
  • 0
  • 2876

TURGUT KIRAN’IN ARDINDAN

  • 0
  • 0
  • 3819

RİZE BİZİMDİR VE BAŞKA RİZE YOKTUR

  • 0
  • 0
  • 2804

MÜTEVAZI BİR EFSANE: ALİ YAVUZ

  • 1
  • 0
  • 10858

ÇAY YAPRAĞI ESRA ALKAN'IN KALEMİNDEN DİLE GELDİ

  • 0
  • 0
  • 1458

RİZESPOR'UN KURULUŞ TARİHİ DEĞİŞTİRİLEMEZ

  • 0
  • 0
  • 2488

19 MAYIS TARİHİ RİZESPOR BAYRAMI OLARAK İLAN EDİLMELİDİR

  • 0
  • 0
  • 1594

RİZELİ FUTBOLCULARDAN OLUŞAN RİZESPOR TARİH YAZIYORDU

  • 0
  • 0
  • 6752

TÜRK SİYASET TARİHİNİN İKİ BEYEFENDİ İSMİ: YUSUF İZZET AKÇAL VE EROL YILMAZ AKÇAL

  • 0
  • 0
  • 4049

TÜRK SİYASETİNİN RENKLİ İSMİ: OSMAN KAVRAKOĞLU

  • 0
  • 0
  • 4070

BELEDİYECİLİĞİN BABASI: AYTEKİN KOTİL

  • 0
  • 0
  • 1977

NE RİZE’DE VEFA İSİMLİ BİR SEMT NE DE RİZELİ DE VEFA VAR

  • 0
  • 0
  • 1457

KOCA KAPTAN GÜRSEL AKSEL, RİZESPOR VE VEFA

  • 0
  • 0
  • 1250

OLİMPİYAT VE DÜNYA ŞAMPİYONU RİZE’NİN GURURU: KAZIM AYVAZ

  • 0
  • 0
  • 1830

ATATÜRK’ÜN KADIM DOSTU RİZELİ MATARACI MEHMET EFENDİ

  • 1
  • 0
  • 2652

RİZE ESKİ HÜKÜMET TABİBİ: DOKTOR MEHMET ALİ GÜVEN

  • 0
  • 0
  • 1484

GERİYE HOŞ BİR SEDA KALDI

  • 0
  • 0
  • 1367

RİZELİLERİN DERVİŞ ALİ’Sİ

  • 0
  • 0
  • 1332

YEŞİL MAVİ RENKLER DÜNDAR AKDENİZ’İN ARMAĞANI

  • 0
  • 0
  • 2007

TURGUT AKSOY’UN ARDINDAN: ÖZEL İNSANDI, GÜZEL İNSANDI

  • 1
  • 0
  • 1524

AZMİ KANDEMİR YAŞAYAN TARİHTİR

  • 0
  • 0
  • 1551

ÜÇ GÜZEL ADAM VE ÜÇEL

  • 0
  • 0
  • 1232

TÜRK SİYASET TARİHİNİN RENKLİ İSMİ ALİ TOPUZ'UN ARDINDAN

  • 0
  • 0
  • 1326

SİYASETTE SOL KANAT FUTBOLDA STOPER: ALPER TAŞ

  • 0
  • 0
  • 1105

'BİZİM SASU' CENGİZ SARIOĞLU

  • 0
  • 0
  • 1580

RİZE ÇAYINA ADANAN BİR ÖMÜR: MEHMET ZİHNİ DERİN

  • 0
  • 0
  • 1480

RİZE SİYASET TARİHİNDEN RENKLİ BİR POTRE: MEHMET TALAT DOĞAN

  • 1
  • 0
  • 1176